Fikri Mülkiyet Hukuku
Fikri mülkiyet hukuku, kendi içerisinde iki gruba ayrılmaktadır. Bunlar; Telif hakları ve sınai mülkiyet haklarıdır. Fikri mülkiyetin içeriğinde; Yeni oluşumlar, buluşlar, firma ve şirketlerin ürünleri vb. diğer etkenlerin tescilleri yer almaktadır.
Hukuk büromuzun, Fikri mülkiyet sınai hukukuna dair yapmış olduğu bazı işlem başlıkları şu şekildedir;
- Marka, patent, endüstriyel tasarım ve faydalı modellerin ulusal ve uluslararası alanda araştırılması, tescili, korunması ve devir işlemleri
- Marka, patent, endüstriyel tasarım ve faydalı model hakları ile ilgili uyuşmazlıklardan doğan davalar
- Telif hakları ve telif sözleşmelerinin hazırlanması
- Ticari sırların kötüye kullanılmasının engellenmesi
- Birleşme ve devralmalarda fikri mülkiyet hakları ile ilgili konuların çözümlenmesi
- Lisans sözleşmelerinin hazırlanması ve lisans verme veya lisans alma konularının çözümle sonuçlandırılması
Hukuk büromuz yukarıda belirtilen ve diğer fikri mülkiyet hukuku konularında hem danışmanlık hizmeti sunmaktadır, hem de bu konulara bağlı gelişen dava süreçlerini ilerletmektedir.
Fikri Mülkiyet Kanunu
Fikri mülkiyet kanununun en temel amacı; Fikir ve sanat eserlerini oluşturan eser sahipleri ile bu eserleri icra eden ya da yorumlayan sanatçıların konu hakkındaki haklarının korunmasıdır. Bu hukuk alanın içeriğinde hakları korunan temalar sadece sanat eseri niteliği taşıyan etkenler değildir. Bunun yanı sıra firma, kurum ve kuruluşlara dair oluşan oluşumlar, tasarımlar ve diğer etkenlerde bu alan içindedir.
Fikri mülkiyet kanunlarının içerisinde; Marka, telif hakları, endüstriyel tasarımlar, patent hakları, alan adı uyuşmazlıkları, ticari sırların korunması, haksız rekabet ve diğer konularda da kişilerin hakları korunma altına alınmıştır.
Fikri Mülkiyet Hukuku Avukatı
Avukatlar, kanunlarca belirlenen her dava içeriğinde yer almak zorunda değildir. Bu durumun yanı sıra tek bir alan içerisinde de dava süreci ilerletmek zorunda değildirler. Buradaki en temel kapsam, avukatın hangi hukuk alanı içerisinde bulunmak istediği ve bilgi sahibi olduğudur. Çünkü avukatların temel görevi, kanunların belirlediği ölçütlerde kişilerin haklarını korunmak ve hak kaybı yaşamasını önlemektir.
Hukuk büromuz, fikri mülkiyet kanunları kapsamında yeterli bilgi ve deneyime sahip olmaktadır. Bu temel ilke neticesinde de, başvuru yapan bütün danışanların hak kaybı yaşamasına engel olmaktadır. Türk medeni kanunlarına göre, fikri mülkiyet davalarında avukatla çalışma zorunluluğu yoktur. Fakat sürece dair hak kaybının önlenmesi adına, uzman bir avukat desteği almanız tavsiye olunur.
Fikri mülkiyet hukuku davaları hakkında detaylı bilgi edinmek ve dava sürecinizi en kaliteli şekilde ilerletmek için, Yağcı hukuk bürosu ile iletişime geçmeniz yeterlidir.